Taradım saçlarımı rüzgara
Sana koşardı yıldızların arza ışıkları,
sen bilirdin parlamayı,
utkulu bir akşam üzeri
sen seslendirdin bu nağmeyi.
uzaklarından fasıl fasıl dökülen
duvarlar arasındaki ıslıklar.
Umunca tebessümü,
Kader misali sürterdi ardında,
Gelecek mi yok,
dert etme enginden beklemeyi ,
öğretmiştin can verdiğine ,
bildiğini.
zaman zaman kısaltarak hayallerimi ,
başka maratonlara katıldılar,
yıldızlarının altında duvar taşları sayardın
katılmazdın terli yürüyüşlere.
Fikirleri heybene koyup,
Efendi sözleri serçe kuşunda,
Uçurdun Tunceli özlerine .
Başka mekanın içinde,
başka sendeliklerin hicvine,
sığmamışsın,
sırrındaymışşın.
Damla damla düşerken çiğ taneleri,
Bende bildim bu sabah
Değil önceki gibi
Yarın,
Sırrının da gizi olmayacak.
Buruk bir gri buluta,
umuda dalgınlığı sarmaladımsa eğer,
Hevesimde kursağımın manası ,
Varlığımızın nedeniydi ,
Bizsizdi baharın.
Nedensizdi ayın yansıması,
Güftem ince sileri, do-ları
Katarak karanlığı siler,
Sensiz ,
ve elemsizce gayri…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder